Bir Kişi Daha
Hedef Kitle: Shell, engelli bireyler ve ailelerinin yanı sıra, toplumsal sorumluluk bilincine sahip geniş bir hedef kitleyi hedefledi. Bu kitle, engellilikle ilgili farkındalığın artırılmasına duyarlı, sosyal sorumluluk projelerine önem veren ve insan odaklı bir marka algısına açık bireylerden oluşmaktadır. Paralimpik sporculara destek veren spor taraftarları ile Shell’in değerlerine ve sürdürülebilirlik ilkelerine duyarlı potansiyel müşteriler de hedef kitlenin önemli bir parçasını oluşturmaktadır.
Hedef: Shell, Paralimpik Komitesi sponsorluğunu duyurmak ve bunu yaparken engelli bireylerin gerçek sorunlarına odaklanmak istedi. Shell, sadece bir akaryakıt markası olmanın ötesinde, insanların farklı ihtiyaçlarını önemseyen bir marka olarak konumlandı.
Yaratıcı Strateji ve Medya Stratejisi: Yürütülen araştırmalar sonucunda, Türkiye’de gözlemlenen sorunların beklenenden çok daha büyük olduğu fark edildi. İlkokuldan sonra okulu bırakma oranı %60, yükseköğretime katılım oranı %10, iş gücüne katılım oranı %22,5, sosyal dışlanmışlık oranı %77,1 ve intihar oranı %40 gibi endişe verici verilerle karşılaşıldı. Bu veriler ışığında, diğer paralimpik reklam filmlerinin aksine, bu sorunlara sessiz kalınmak istenmedi. Türkiye Milli Paralimpik Komitesi’nin sadece resmi sponsoru olmakla yetinilmemeli, daha ileriye gidilerek Türkiye’de farkındalık yaratılması hedeflendi. Paralimpik oyunlarının Türkiye’deki başarısının olimpik başarıdan daha önemli olduğu vurgulandı ve engelli bireylerin hayata katılması gerektiği hedeflendi.
Uygulama: Katılmadıkları yarışları kazanmanın mümkün olmadığı düşüncesiyle, bu hedeflere ulaşmanın yolu; birbirini tamamlayan güçlü bir inanç zinciri oluşturmakla mümkündür. Shell, bu doğrultuda toplumsal bir etki yaratmayı ve marka değerini insan odaklı bir yaklaşımla güçlendirmeyi hedefledi.
Sonuç: Shell Paralimpik Komitesi’nin sponsoru oldu. Yapılan araştırmalarda, dünya nüfusunun %15’inin, Türkiye’nin ise %13’ünün engelli bireylerden oluştuğu belirlendi. Türkiye’de 10.000.000 engelli bireyin yaşadığı ve aileleriyle birlikte bu sayının 40.000.000 bulduğu tespit edildi. Engelli bireylerin hayata katılmakta zorlandığı, ilkokuldan sonra okulu bırakma oranının %60, iş gücüne katılım oranının %22.6, sosyal hayattan dışlanma oranının ise %77.1 olduğu görüldü.